Sayfalar

1 Ağustos 2015 Cumartesi

Yalnızlık

Yaşadığımız hayat koşulları sayesinde ben yalnızım diyen insan sadece kafasında yalnızdır, soyut olarak yalnızdır. Ama somut olarak istemediği kadar çevresi yada arkadaşları vardır kimisini sever kimisini sevmez belki hiç birini sevmez ama sonuç olarak yalnız değildir.
Kimisi kendisini yer yalnızlıktan komşular yetişin ölüyorum yalnızlıktan der, kimisi yalnızlıktan kendi kendisine tavla oynar, kimisi de yalnızlığı kendi lehine çevirmiş kafasında kendisine yalnız olmayanların güçsüz daha doğrusu zaafiyetleri olduğunu öğrenmiş yada inanmıştır. Bu olaylar sıralanabilir peki yalnızlık güzel midir ? artı yanları neler eksi yanları neler ? kendi kendimize yalnız başımıza bu koca ömür geçer mi ? yada bi başkasıyla ömür geçmeye değer mi ? hepsinin belki 40 tane cevabı var durumlara olaylara ve kişilere göre değişkenlik gösteren tiplerden sorularının tamamı.
Bundan sonra yazacaklarım tamamen kendi görüşüm ve fikirlerimdir.
Yalnız kalmak yada yalnız yaşamak bence özel bir yetenek ister erdem işidir. Bişey olduğunda yardım isteyebilceniz birisinin olmaması sizi kendi işinizi kendiniz yapmanız gerektiğini öğretir alıştırır.
Sabır etmesini öğretir hele ki birde televizyon izlemesini sevmiyor kitap okumasını, resim yapmasını yada bir enstürüman çalmasını seviyosarsanız günlerce sadece onlarla bir evden çıkmadan yaşayabilirsiniz. Çünkü onların büyülü dünyası insanların dünyasından daha geniştir daha doğrusu sizi anlayabiliyorlar, size karşı gelemiyorlar(!) siz bir notaya bastığınızda size kızıp hep bunu çalıyosun az da bunu çal yada hep aynı renk kullandın birazda bunu kullan diyemez. O yüzden kafa rahattır. Kendinizi bilirsiniz hata varsa ortada sizdendir sebebi ne olursa olsun şüphe duymazsınız çözüm ararsınız.
Durum böyle olunca zamanla insan alışır başkasına emek vermekten korkar hale gelir, zordur çünkü başkasını tanımak ona kendini tanıtmak hele ki öncesinde kötü bir tecrübe yaşamış isen tereddüt edersin 2 defa düşünürsün. Sen kendinden eminsindir ne gerek var ki başkasına kendi işini kendin görüyosun zaten.
Kısmen başa döndük yalnız olmayanların zaafları vardır diye aslında onlar yalnızlara nazaran daha güçlüdürler ama o tarafına bakmayız işimize gelmez, atalarımız boşuna dememiş bir elin nesi var iki elin sesi var diye.
Zaafları aslında kendileridir güvendir. Güvendikten sonra zaaf falan kalmaz çünkü 2 kişiden birisinin içine şüphe düştü mü içini yer kemirir yüzü güler kafasında acaba soruları kalbinde ise ufaktan kanayan bir yara, hele ki o şüphenin cevabını bulamadı mı yada aradığı sonuca ulaşamadı mı o kalp kanaya kanaya erir gider geriye ne güven kalır ne sevgi. Bunları yaşadıktan sonra da insan yalnız kalmayı tercih eder 2. Bir kişiye tekrardan fırsat vermeye tenezzül etmez.

Ama eğer o kişi bidahaki sefere şanslıysa karşısına çıkan kişiye verdiği emekler değerse onların karşısında dağlar bile duramaz.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder