Sayfalar

8 Nisan 2016 Cuma

Simit gibi sevda

Bak bi bak, böyle derinden derinden gözlerime bak.
Aman diyeyim sakın boğulma, dalma fazla derinlere çıkamazsın sonra.
Zaten öldün, bide oralarda ölme. Uzaktasın zaten benden, bide seni derinlerde aramayalım.

Nolcak ki bu böyle, alışmışız biz sürünmeye.

Fazlası zarar, azı karar.

Mumyaladım kalbimi sana, sanırım fazla mumyaladım ki başkaları da sıkıntı çekiyor.
Ne yaptıysam insanlar şaşırarak soruyor 'Nasıl yalnızsın ??' ya bi bitmediniz anasını satayım.

Susmak en iyi cevabım oldu onlara, sanıyorlar ki üzüntümden susuyorum. Yalaan, külliyen yalan inanmayın onlara. Hani her şeyin sonu vardır derler ya işte üzüntünün de sonu var.
Belli bir yerden sonra üzülmeye mecalin kalmıyor ki, alışıyorsun öyle yaşıyorsun.

Kendine planlar hazırlıyorsun, Sonraki hedefim bu, şundan sonraki de şu.
Çocukların oynadığı oyuncak askerler gibi diziyorsun hepsini, sırayla oynuyorsun hayaline karşı, sözde bir düşman var kazanan hep sen oluyorsun. Yine diyorum yalan bunlar, karşıda ki düşman bizim hayalimiz değil bizzat yaşadığımız hayat, biz sadece kazandığımızı zannederek mutlu olduğumuzu varsayıyoruz, bunlarla gülüyoruz. Gülmeye ihtiyacı varmış vücudun biliyor musun, sende gülüyorsun bende.

Sana sorsalar mutlusun, e tabi mutlusun bende mutluyum ama sadece mutluyum.
Buna ne diyorlar biliyor musun bizim köyde ? Kor kak lık.
Ötesi zaten yok, korkak olanın çocuğu olmaz dediler atıldık. Çocuk yapmaya değil haa! saptırılmasın.

Sonra ne oldu ? Elinin körü oldu gerizekalı. Elinde kaldı.
İyi mi oldu tartışılır. Kötü mü oldu Eehh.

Özeti nedir peki olayın, geçen zamanla gelen zamanı etkiliyor mu ? Aslında evet, ama mantıken hayır.
'Nasıl hayır lan ?' diye soruyorum kendime hemen açıklıyorum kendi kendime. Ondan öncede saptın, sonrasında da sapsın ne kaybettin ? Somut olarak ? 'Hiç', ne kazandın ? 'Yine hiç'.

Yok yok hayır, hiç kazanmadın sen, hiç kazandın. Olmayan bişey kazandın.
Simit ne kadar fırında ? 50 kuruş, ekmek ne kadar 1 lira. peki simitle ekmek arasında ki fark ne ? simit daha aparatif daha çabuk ve ekmekten daha az ama yarı fiyatına daha ucuz olmalı diye düşünüyorum.

Ama biz parayı simide vermiyoruz ki.
'Nereye veriyoruz peki ?' Simide para verirken ortasındaki boşluğuda satın alıyoruz. Bunu bize satıyorlar kahretsin!!

Yedikçe boşluk yok oluyor, daha yeni elinle tuttuğun şey artık yok yok! anlasana yok oldu bitti gitti, içine kaçtı hepsii, simit şişkinlik yapar mı ? 'Ehh' yapar, e hani göster nerde ? Yok.

İşte bizim aşkımızda simit gibiydi, vazgeçilmez ama içi boş.