Sayfalar

5 Şubat 2014 Çarşamba

Yalan hakkında...

Yalanla ilgili bircok hikaye vardır, yalanın kotu bişey olduğunu anlatan iyi yalanın olmucanı söyleyen peki hangimiz hiç yalan söylemedik ? Yada söyle diyeyim standart bir hikaye vardır yalancı çoban diye hemen herkes bilir bilmeyenler için özet geçmek gerekirse zamanında bir çoban eyvah kurt geldi yetişin diye bagırmaya başlamış köy halkı gelmiş bakmış ne kurt var ne cakal aynı sekil 2. Yapmıs koy halkı yıne gelıyor, 3. Yapıyo yıne gelıyo 4. Seferde gercekten kurt geliyor ve bu sefer bağırsada yalan söylüyor diye kimse gelmiyor ve bütün koyunlar gidiyor. 

Tamam yalan söylendi peki bu coban kadar hakkımız olucak mı ? 3. Defada olsa karsımızdaki bize inanacak mı ? Ya inanmazsa ? Ya tek seferlikse hersey ? Peki yalan söylediniz kabul ediyosunuz ama elinizde olmayan sebeplerden dolayı söylediyseniz ? 'yav kardesım ıstedıkten sonra soylenmez' dıyenler cıkıyo aradan soyle bir senaryo yazalım kafamızdan bir toplantıya gidiyosunuz telefonla konusuyosunuz ve konustugunuz kişiye X şahsının olmucanı söylüyosunuz ama sizin elinizde olmadan başkası onu toplantıya çağırıyo ve telefonda konustugunuz kişi sizi toplantıda beraber görüyor ? Sizce bir açıklaması var mıdır ki ? Yada kim suçlu burda ? Toplantıya gelen mi ? Toplantıya X şahsını çağıranda mı ? Yoksa toplantıya o şahsın gelmiyeceğini söyleyende mi ? Arap saçına döndü sanki ortalık heryerde cevapsız sorular ortada suçlu yok ama açıklanabilir bir durumda yok. 

Gelmicek dediğin kişi geldi ama sen bişey yapmadın, karşındaki kişi seni gördü aklındaki düşünce bence şu olur 'aha bana yalan söyledi!' ne kadar anlatsan açıklamaya çalışsan az dediğin duruma ters düştün çünkü ama elinde olan birşey yok açıklayamıyosunda çok ters, sakat bir durum.

Yalan söylemek yetenektir zeka gerektirir. Bir söz vardı emin değilim kim söyluyodu ama yanlış hatırlamıyorsam soyle birseydi 'yalan zeka işidir, dürüstlük ise cesaret eger zekan yetmiyorsa yalan söylemeye cesur olup dürüst olmayı dene.' ya  ne alaka yalan zeka işidir ? çok alaka yalan söyleyince unutmaman lazım kii ilerde aynı muhabbet açıldığında aynı senaryoyu yazasın okuyabilesin, yalan söyleyenlerin en büyük zaafıdır olayları testen anlatamaz yoktur ortada olayda o yuzden. Eğer sağlam bir yalan söyliyecekseniz yalanı terstende okuyabilmelisiniz benim düşüncem budur. 

Dürüstlük cesarete gelelim bir çoğumuz bilir aslında açıklanası bir durumda yok ortada çoğu zaman ya korktuğumuzdan yalan söyleriz yada sorumsuzluğumuzdan. Bir işçiyi ele alırsak uyuyakalır tembellik yapar işi tamamlayamaz sonra patrona yan yattı çamura battı muhabbeti yapar yalan söyler sorumlu olsa işini yapsa yalan söyler miydi ? Yada cesur olup patron ben uyudum yorgundum dese nasıl olurdu ? Patron tamam kardeşim maaşına zam işine son derdi noktayı koyar bence, işten atılma korkusu yalan söylettirdi hem sorumsuzluk hemde korku yalanı doğurdu. 

Peki yazdığmız 1. Senaryoda suclu kim daha doğrusu suçlu varmı ? Herkez haklı birisi terse düştüğüden yakınıyor, diğeri sen bana yalan diyor. Suclu yok ama haklıda yok. Ve ben buna kendi çabalarımla isim koymaya çalışıyorum onuda beceremiyorum, her iki tarafada sabır versin allahım.

Uzun lafın kısası allah kimseyi zor durumda bırakmasın, yalandan beladan kötülükten korusun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder